pass

n. giriş, geçiş, geçit, dar yol, kanal, geçiş izni, pasaport, giriş kartı, paso, izin, ruhsat, hokkabazlık, el çabukluğu, pas, geçme, kur, çalım, durum, vaziyet
————————
v. geçmek, geçirmek, aşmak, devretmek, vermek, uzatmak, piyasaya sürmek, pas vermek, açmak (kilit), söylemek, bildirmek, dönüşmek, dinmek, onaylanmak
* * *
1. geçit (n.)
2. geç (v.)
3. geçiş (n.)
* * *
1. verb
1) (to move towards and then beyond (something, by going past, through, by, over etc): I pass the shops on my way to work; The procession passed along the corridor.) geçmek
2) (to move, give etc from one person, state etc to another: They passed the photographs around; The tradition is passed (on/down) from father to son.) geçmek
3) (to go or be beyond: This passes my understanding.) aşmak
4) ((of vehicles etc on a road) to overtake: The sports car passed me at a dangerous bend in the road.) yetişip/sollayıp geçmek
5) (to spend (time): They passed several weeks in the country.) geçirmek
6) ((of an official group, government etc) to accept or approve: The government has passed a resolution.) onaylamak, kabul etmek
7) (to give or announce (a judgement or sentence): The magistrate passed judgement on the prisoner.) bildirmek, açıklamak
8) (to end or go away: His sickness soon passed.) geçmek
9) (to (judge to) be successful in (an examination etc): I passed my driving test.) geçmek
2. noun
1) (a narrow path between mountains: a mountain pass.) geçit
2) (a ticket or card allowing a person to do something, eg to travel free or to get in to a building: You must show your pass before entering.) izin belgesi, paso, permi
3) (a successful result in an examination, especially when below a distinction, honours etc: There were ten passes and no fails.) geçme
4) ((in ball games) a throw, kick, hit etc of the ball from one player to another: The centre-forward made a pass towards the goal.) pas
•
- passable
- passing

- passer-by

- password

- in passing

- let something pass

- let pass

- pass as/for

- pass away

- pass the buck

- pass by

- pass off

- pass something or someone off as

- pass off as

- pass on

- pass out

- pass over

- pass up

v.geç:n.geçiş

/pa:s/ e. geçmek, ilerlemek; (önünden, vb.) geçmek; yetişip geçmek, sollamak; vermek, uzatmak; (zaman) geçmek; (zaman) geçirmek; (sınav) geçmek, kazanmak; onaylamak, kabul etmek, geçirmek; geçmek, dinmek, bitmek, olmak, geçmek; dönüşmek; geçirmek; geçmek, kalmak; söylemek, bildirmek, belirtmek; sp. pas vermek, atmak; geçmek, kabul edilmek, sayılmak, sanılmak; isk. pas demek ¤ a. geçit, boğaz; geçme, geçiş; geçiş, giriş-çıkış izni; paso; sınavda geçme; sp. pas; paso; pasaport; kon. kur, baştan çıkarma pass a bill yasa tasarısını kabul etmek pass a check çeki tahsil etmek pass away/on ört. ölmek, göçmek; geçmek, yok olmak pass book banka hesap cüzdanı pass by önünden geçmek; önemsememek, boş vermek pass for olarak kabul edilmek, sanılmak pass off durmak, geçmek, dinmek; meydana gelmek, olmak, geçmek; ... süsü vermek, ... diye yutturmak pass out bayılmak, kendinden geçmek; Aİ. dağıtmak, dağıtımını yapmak pass over aldırmamak, boş vermek, yok saymak, göz yummak pass the buck topu başkasına atmak pass the time of day (with) şöyle bir merhaba demek, takılmak pass through/cross sb's mind aklından geçmek pass time biliş. geçiş süresi pass up kaçırmak pass water ört. işemek

Ingliz tili - Turkcha lug'atida Ingliz tili pass so'zining Turkcha ma'nosi nima? Ingliz tili tili bo'limidagi pass so'zi Turkcha tilidagi ma'noni yuqoridan o'qingiz mumkin. pass boshqa tillarda ma'noni quyidagidan topishingiz mumkin.

Ingliz tili - Turkcha луғатида Ingliz tili pass сўзининг Turkcha маъноси нима? Ingliz tili тили бўлимидаги pass сўзи Turkcha тилидаги маънони юқоридан ўқингиз мумкин. pass бошқа тилларда маънони қуйидагидан топишингиз мумкин.